7 aylık aradan sonra nihayet geldim.
Blogumda son yayınladığım tarifimi taaa 10 Şubat’ta yazmışım. Bu 7 ay içinde neler oldu neler? Birincisi 2016 yılındaki 4. evimde otuyorum. İkincisi artık İstanbul’da yaşamıyorum. Eşimin ani bir sektör değiştirme kararı ile Gaziantep’e geldik. Artık Antepliyiz. Bu aşamada, bir süre kaldığımız apart daire ve sabit internetimizin olmaması beni buradan uzakta tuttu. Öyleyse hoşgeldim sevgili blogum.
Geçtiğimiz hafta 5 günlük bir İstanbul seyahatim oldu. Eski yaşadığımız, şehire semtimize misafir gitmek farklı bir duyguymuş. Kendimizi ev sahibi hissederken bir anda misafir olmak farklıymış. Olsun bun da alışacağız. İstanbul’da halamın evinde kaldım, halamda ilk defa hibiskus şerbeti içtim. Lezzeti, rayihası beni mest etti. Halamın evinin yakınında bulunan benimde Beylikdüzü’nde oturduğum zaman sık sık gittiğim, aktara gidip eve getirmek üzere hibiskus aldım. Sanırım istanbul’dan Antep’e hibiskus taşıyan benden başkası yoktur. Şerbeti sıcak yaz günlerinde, serin içebileceğiniz gibi, soğuk kış günlerinde çay niyetiyle sıcak olarak tüketebilirsiniz.
Malzemeler:
- 4 litre su
- 3 su bardağı toz şeker
- 2 adet çubuk tarçın
- 6 adet karanfil
- 5 yemek kaşığı (1 su bardağı tepeleme) hibiskus
Yapılışı:
Büyük bir tencerenin içine, su, toz şeker, karanfil ve tarçını koyuyoruz ve kaynamaya bırakıyoruz. Kaynayan suyun içine, hibiskuslarımızı atıyoruz ve bir taşım daha kaynatıp, ocağın altını kapatıyoruz. Tencerenin kapağını da kapatıp şerbetimizi demlenmeye bırakıyoruz. Hibiskuslarımız suyun dibine çökmüşse şerbetimiz olmuş demektir. Bu aşamada isterseniz sıcacık içebilirsiniz. İsterseniz biraz daha bekleyip oda ısısına geldiğinde, tülbetten süzüp sürahiye boşaltıp buzdolabında saklayabilirsiniz.
Afiyet olsun